ATIKSULARIN ARITILMASI
Atıksular, suyun evlerde, ticari faaliyetlerde ve sanayide kullanımı sonucu kirlenmesiyle oluşur. Zamanla yağmur suları, yüzeysel sular ve sızıntı suları bu atıksulara karışabilir.
Başlıca Atık Su Kaynakları;
Konutlar,
Ticari binalar,
Endüstri kuruluşları,
Maden ocakları, cevher zenginleştirme tesisleri,
Kentsel bölgeler,
Tarımsal alanlar,
Sanayi bölgeleri, tamirhaneler atölyeler,
Hastaneler ve benzeri kurum ve kuruluşlar olarak sıralanabilir.
Atıksuların arıtılmadan doğaya verilmesi durumunda ise içeriğindeki organik maddelerin ayrışması ile kötü kokulu gazların açığa çıkması kaçınılmazdır. Ayrıca bünyesinde mikroorganizmaları ve bu mikroorganizmaların yaşamaları için gerekli olan çeşitli besi maddelerini barındırmaktadır. Dolayısıyla atıksuların arıtılarak bu maddelerden arındırılması gerekmektedir.
Atıksuların arıtılmasında hangi kirletici parametrenin hangi seviyelere kadar getirilmesi gerektiği deşarj edilecek yüzeysel suyun mevcut durumuna göre farklılık gösterir. Bu nedenle ülkemizde deşarj edilecek ortamlar analiz edilerek belirli standartlar oluşturulmuştur. Bu standartlarda “Su Kirliliği ve Kontrol Yönetmeliği’nde belirlenmiştir.
Atıksuların arıtma işlemi Fiziksel, Kimyasal, Biyolojik ve İleri Arıtma Kademelerinden oluşmaktadır. Özetle fiziksel arıtma ızgara, kum tutucu, elek, öğütücü, yağ tutucu, flotasyon ünitelerinden oluşur. Kimyasal arıtma ise koagülasyon, nötralizayon, flokülasyon ve kimyasal çöktürme ünitelerinden oluşur. Biyolojik arıtmada genel olarak havalandırma ve çöktürme kademelerinden oluşmaktadır. Ayrıca biyolojik arıtma alternatif olarak atıksuyun karakterizasyonuna göre aerobik, anaerobik ve fakültatif olarak da seçilebilir. Biyolojik arıtmada mikroorganizma seçimi de büyük önem arz etmektedir. Ortam şartları; sıcaklık, pH, nutrient gibi şartların mikroorganizmanın yaşamı için uygun olması gerekmektedir. Ayrıca arıtma sonrasında oluşan kimyasal ve biyolojik çamur da uygun şekilde bertaraf edilmelidir. Bazı firmalar kimyasal çamuru tekrar üretimde hammadde olarak tekrar kullanma imkânlarını değerlendirmektedir. Örnek olarak seramik firmaları oluşan kimyasal çamurlarını üretimde hammadde olarak tekrar değerlendirmektedirler. Biyolojik çamurun ise fosfor ve azot içeriğine göre tarımda gübre olarak kullanılabilir olması doğaya zarar verilemeden bertaraf edilmesi açısından çok önemlidir. İleri arıtma ise ters ozmoz, ultra violet, kum filtresi, aktif karbon, iyon değiştirici vb. kademelerden oluşur. Atıksu karakterizasyonuna göre bu sayılan arıtma proseslerinin kombinasyonları kullanılabilir. Fiziksel, kimyasal ve biyolojik arıtma sonrasında ileri arıtmanın kullanılması ile suyun tekrar üretimde kullanılma imkânı oluşmaktadır.